4734 SAYILI KAMU İHALE KANUNUNDAN KAYNAKLANAN UYUŞMAZLIKLAR

 

1-KANUN’UN KAPSAMI (1., 2. ve 3. maddeler )

Kanun kapsamındaki kurum ve kuruluşlar ve bunun istisnaları değerlendirmek tartışmalı

kurumlar üzerinde müzakere yapıldı. Bu çerçevede;

  • ATGV’nin kanun kapsamında bulunup bulunmadığı hususu tartışıldı, Onüçüncü Dairenin

bu konuda ATGV’nin kanun kapsamında bulunmadığına karar verdiği (E:2005/5108,

K:2006/2552), ancak bu kararın İDDK tarafından ATGV’nin kamu hizmetine yardımcı ve

ona bitişik bir hizmet yürüttüğü, bu çerçevede kanun kapsamında değerlendirilmesi gerektiği

yönündeki kararıyla bozulduğu (E:2006/2958, K:2010/910),

  • OYAK’ın kanun kapsamında olup olmadığı tartışıldı. Kuruluş Kanununda Milli Savunma

Bakanlığı’na bağlı olduğu belirtilen Kurum’un Kanun kapsamında bulunduğu, (YD Ret Kararı

E:2011/990)

  • Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından düzenlenen, bandrol, kod ve

kodlanmış etiket uygulaması ihalesinin, ihaleyi yapan kurumun 4734 sayılı Kamu İhale

Kanunu’nun 2. maddesinde sayılan kamu kurum ve kuruluşları arasında yer alması, dava

2

konusu ihalenin kamu kaynağından karşılanması ve ayrıca 4734 sayılı Kamu İhale

Kanunu’nun 3. maddesinde belirtilen “mal ve hizmet” alımlarına ilişkin istisnalar kapsamında

da bulunmadığı gerekçesiyle yapılan ihalenin Kanun kapsamında bulunduğu, (E:2013/14,

K:2013/1846)

  • Belediyenin yaptığı akıllı kart ihalesinin harcama yapılmasını gerektirecek bir ihale

olduğundan bahisle 2886 sayılı Kanun kapsamında gerçekleştirilemeyeceği, 4734 sayılı Kanunun kapsamında gerçekleştirildiği gerekçesiyle, aksi yöndeki mahkeme kararının bozulmasına karar verdiği hususu tartışıldı. İdareden para çıkışı gerçekleştiğinden ihalenin 4734 sayılı Kanunu’na göre yapılması gerektiği, (E:2012/3089, K:2013/1477)

  • Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfının Kanun kapsamında bulunmadığı,

hususları müzakere edilerek, Daire içtihatları paylaşıldı.

2-ORTAK GİRİŞİM (Madde 14)

  • Özel ortağın tek başına dava açabileceği (E:2012/1854, K:2012/3017)
  • Adi ortaklığı oluşturan şirketlerin yetkili temsilcilerinin ayrı ayrı imzalarının bulunduğu

vekâletname ile yetkilendirilen avukatları aracılığıyla açılması ve dava dilekçesinin davacı

olarak iş ortaklığını oluşturan her iki şirketin isimleri yazılmak suretiyle düzenlenmesi

durumunda ehliyet ret kararı verilemeyeceği, (E:2012/847)

  • Konsorsiyum üyelerinin tamamının birlikte dava açması gerektiği, zira konsorsiyumun işin

belirli kısımlarını üstlendiği, aksi halde davanın esastan karara bağlanamayacağı hususundaki

Danıştay kararı ifade edildi. Koordinatör ortağın tek başına dava açma ehliyetinin

bulunmadığı hususuna değinildi. (E:2012/1011)