Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesi ile tapuya güven ilkesine bir istisna getirilmiş değildir. Kanunun iyiniyete hukuki bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyiniyetin varlığıdır. İyiniyetin varlığı asıl olduğuna göre, lehine ipotek tesis edilen davalının kötüniyetli olduğunu kanıtlama yükümlülüğü bunu iddia edene düşer (TMK.md.6). Toplanan delillerden, davacının, davalı bankanın kötü niyetli olduğunu kanıtlayamadığı anlaşılmaktadır. O halde davalı banka lehine tesis edilen ipotek geçerlidir ve kaldırılması için gereken koşullar oluşmamıştır. Davacının davanın açıldığı tarihte haklı olduğu gerçekleşmediğine göre, davalı banka lehine ipotek bedeli üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, maktu vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

image_pdfimage_print
Bu içerik sadece üyelere özeldir. Üyelere özel içerikleri görebilmek için lütfen üye olun
Üye Ol
image_pdfimage_print