Danıştay kararı ile Sağlık alanında tam anlamıyla uyumlu bir sistem ve program içerisinde, en ufak hataya mahal vermeden gerekli tetkiklerin ve değerlendirmelerin yapılması gerektiğinden, 4734 sayılı Kanun’da yer alan rekabet ilkesi sağlıkla ilgili hususlarda değerlendirilirken idarenin takdir yetkisi ile rekabet ilkesi arasında bir denge kurulması gerektiği açıktır.İdare tarafından Teknik Şartname’nin 47-(c) maddesinde yer verilen düzenleme ile, daha önce gerçekleştirilmiş ihalelerde karşılaşılan problemlerle tekrar karşılaşmamak adına alınmış bir önlem niteliğinde olan, cihazlarda kullanılacak kitlerin cihaz için üretilmiş cihaz ile aynı marka orijinal kitlerin olması, validasyon belgesinin cihaz üreticisi tarafından verilmesi ve test validasyonunun cihaz üreticisi tarafından yapılmasına ilişkin düzenlemenin idarenin takdir yetkisi sınırları içerisinde ve hizmetin kusursuz işlemesi adına alınmış bir önlem mahiyetinde olduğu anlaşılmıştır.Bu itibarla, Biyokimya Laboratuvarı 36 Aylık Sonuç Karşılığı Laboratuvar Hizmet Alımı Teknik Şartnamesi’nin 47-(c) maddesinin rekabeti engelleyici hususlar içermediği anlaşıldığından, ihalenin iptaline ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

Toplantı No 2018/042
Gündem No 41
Karar Tarihi 24.07.2018
Karar No 2018/MK-258
BAŞVURU SAHİBİ: 
Beckman Coulter Biyomedikal Ürün. San. ve Tic. Ltd. Şti.
İHALEYİ YAPAN İDARE: 
Erzurum Kamu Hastaneleri Birliği
BAŞVURUYA KONU İHALE: 
2016/445705 İhale Kayıt Numaralı “Biyokimya Ve Mikrobiyoloji Laboratuarı Hizmet Alımı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME: 
KARAR: 

Erzurum İli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği tarafından yapılan 2016/445705 ihale kayıt numaralı “Biyokimya ve Mikrobiyoloji Laboratuarı Hizmet Alımı (1. Kısım)” ihalesine ilişkin olarak, Beckman Coulter Biyomedikal Ürün. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuş ve Kurulca alınan 11.01.2017 tarihli ve 2017/UH.II-149 sayılı karar ile “Anılan Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (a) bendi gereğince ihalenin 1’inci kısmının iptaline,”  karar verilmiştir.

 

Davacı Temapol İç Dış Tic.- Entıp Med. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından anılan Kurul kararının iptali istemiyle açılan davada Ankara 17. İdare Mahkemesi’nin 20.09.2017 tarihli ve E:2017/481, K:2017/2415 sayılı kararı ile “davanın reddine” karar verilmesi üzerine yapılan temyiz incelemesi sonucunda Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 11.01.2018 tarih ve E:2017/2935, K:2018/131 sayılı kararı ile “Sağlık alanında tam anlamıyla uyumlu bir sistem ve program içerisinde, en ufak hataya mahal vermeden gerekli tetkiklerin ve değerlendirmelerin yapılması gerektiğinden, 4734 sayılı Kanun’da yer alan rekabet ilkesi sağlıkla ilgili hususlarda değerlendirilirken idarenin takdir yetkisi ile rekabet ilkesi arasında bir denge kurulması gerektiği açıktır.

İdare tarafından Teknik Şartname’nin 47-(c) maddesinde yer verilen düzenleme ile, daha önce gerçekleştirilmiş ihalelerde karşılaşılan problemlerle tekrar karşılaşmamak adına alınmış bir önlem niteliğinde olan, cihazlarda kullanılacak kitlerin cihaz için üretilmiş cihaz ile aynı marka orijinal kitlerin olması, validasyon belgesinin cihaz üreticisi tarafından verilmesi ve test validasyonunun cihaz üreticisi tarafından yapılmasına ilişkin düzenlemenin idarenin takdir yetkisi sınırları içerisinde ve hizmetin kusursuz işlemesi adına alınmış bir önlem mahiyetinde olduğu anlaşılmıştır.

Bu itibarla, Biyokimya Laboratuvarı 36 Aylık Sonuç Karşılığı Laboratuvar Hizmet Alımı Teknik Şartnamesi’nin 47-(c) maddesinin rekabeti engelleyici hususlar içermediği anlaşıldığından, ihalenin iptaline ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. Maddesi uyarınca Ankara 17. İdare Mahkemesi’nin 20.09.2017 tarih ve E:2017/481, K:2017/2415 sayılı kararının bozulmasına, dava konusu işlemin iptaline…” karar verilmiştir.

 

Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.

 

Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

 

Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

 

Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,

 

1) Kamu İhale Kurulu’nun 11.01.2017 tarihli ve 2017/UH.II-149 sayılı kararının ihalenin 1’inci kısmının iptaline yönelik kısmının iptaline,

 

2) Anılan Danıştay kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince, itirazen şikâyet başvurusunun reddine,

 


Oybirliği ile karar verildi.