Davacı, davalı idare ile aralarında düzenlenen sözleşme uyarınca davalıya hizmet verdiğini, sözleşme süresince 5510 sayılı yasada yapılan değişikliğin davalı tarafından yanlış yorumlandığını ve şirketin istihkaklarından haksız kesintiler yapıldığını, 5510 sayılı yasanın 81. maddesine eklenen bende göre sigorta primlerini düzenli ödeyen ve sigortasız işçi çalıştırmayan işverenleri teşvik etmek amacıyla sigorta prim oranının %5 lik kısmının hazinece karşılanacağının belirtildiğini, ancak davalı idarenin söz konusu prim indirimlerini hak edişlerinden haksız olarak kestiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla, 33.200,18TL’nin kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

13. Hukuk Dairesi         2017/2903 E.  ,  2017/3519 K.
“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı idare ile aralarında düzenlenen sözleşme uyarınca davalıya hizmet verdiğini, sözleşme süresince 5510 sayılı yasada yapılan değişikliğin davalı tarafından yanlış yorumlandığını ve şirketin istihkaklarından haksız kesintiler yapıldığını, 5510 sayılı yasanın 81. maddesine eklenen bende göre sigorta primlerini düzenli ödeyen ve sigortasız işçi çalıştırmayan işverenleri teşvik etmek amacıyla sigorta prim oranının %5 lik kısmının hazinece karşılanacağının belirtildiğini, ancak davalı idarenin söz konusu prim indirimlerini hak edişlerinden haksız olarak kestiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla, 33.200,18TL’nin kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm ve davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, davalıdan 33.200,18TL’nin tahsilini istemiş; mahkemece, 32.320,47TL’nin kabulüne, 879,71TL’nin reddine karar verilmiştir. Bu durumda, davalı lehine hükmedilecek vekalet ücreti, 2015 AAÜT’nin 13/2. maddesi gereğince, reddedilen miktarı aşamayacak olmasına rağmen, 1.800TL’ye hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK.nun 438/7. maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm ve davacının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bent uyarınca, mahkeme kararının hüküm bölümünün, 5. olarak numaralandırılmış bendinde yer alan “1.800,00TL” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine aynen “879,71TL” ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.