Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istenine ilişkin olup, davanın kısmen kabule karar verilmiş ve verilen karar davalı tarafça temyiz edilmiştirDavacı taraf; davalı ile arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu kapsamda satılan malların bedelini ödenmemesi üzerine icra takibinde bulunduğunu, yapılan itirazın haksız olduğunu belirterek iptaline ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi talepli dava kararı

  1. Hukuk Dairesi         2018/2912 E.  ,  2018/3420 K.
  •  

“İçtihat Metni”

Mahkemesi:Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istenine ilişkin olup, davanın kısmen kabule karar verilmiş ve verilen karar davalı tarafça temyiz edilmiştir.Davacı taraf; davalı ile arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu kapsamda satılan malların bedelini ödenmemesi üzerine icra takibinde bulunduğunu, yapılan itirazın haksız olduğunu belirterek iptaline ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı taraf ise; üzerine düşen ödeme yükümlülüğünü yerine getirdiğini, takip talebinde talep edilen bedelden fazla ödeme yapıldığını, davacıya borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Her ne kadar kısmen kabulüne karar verilen alacak nedeniyle icra inkar tazminatına da hükmedilmiş ise de; İİK’nın 67/II maddesindeki yasal koşulların bulunmadığı, zira alacağın varlığı ve miktarı, yapılan yargılamada bilirkişi raporu da alınarak taraf delilleri tartışılıp değerlendirilerek cari hesap ilişkisi ve kesilen reklamasyon faturasıda dikkate alınarak mahkemece belirlendiği ve davanın kısmen kabulüne karar verildiği, taraf delilleri değerlendirilerek bilirkişi raporu alınarak alacağın miktarı mahkemece değerlendirildiğinden takip talebindeki miktarın likid olarak kabul edilemeyeceği, bu haliyle borçlu itirazında tamamen haksız sayılamayacağından davacı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilmesi usul ve yasaya uygun olmamıştır. Kararın bu nedenlerle bozulması gerekir. Ancak yapılan bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılması gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’nın 438/VII. maddesi gereği düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı tarafın diğer temyiz itirazların reddine, 2. bent uyarınca temyiz itirazların kabulü ile hüküm fırkasının 3. maddesinde yer alan “itirazın iptaline karar verilen alacak miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan 3.098,08 TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin çıkarılarak yerine “koşullar oluşmadığından davacının icra inkâr tazminat isteminin reddine” cümlesinin yazılmasına ve kararın bu şekilde değiştirilmiş haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 25.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.