Hizmet Binalarının Genel Temizlik Hizmetleri Yürütmeyi durdurma kararı

Toplantı No  : 2008/006
Gündem No  : 181
Karar Tarihi : 28.01.2008
Karar No  : 2008/MK-8

Şikayetçi:
 Yıldırım Temizlik Organizasyon ve Tic. Ltd. Şti
 İhaleyi yapan idare:
 Sağlık Bakanlığı İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığı
Gündem Konusu:
 Kamu İhale Kurulunun 28.05.2007 tarih ve 2007/UH.Z-1747 sayılı Kararı hakkında Ankara Bölge İdare Mahkemesince verilen 03.10.2007 tarih ve Y.D. İtiraz No:2007/4599 sayılı itiraz isteminin kabulü ve dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulması kararına ilişkin işlem tesis edilmesi.
Karar:
 

Sağlık Bakanlığı İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığı’nca 25.12.2006 tarihinde Açık İhale Usulü ile yapılan “Bakanlık Merkez Teşkilatı Hizmet Binalarının Genel Temizlik Hizmetleri” ihalesine ilişkin olarak Yıldırım Temizlik Organizasyon ve Tic. Ltd. Şti.’nin itirazen şikayet başvurusu üzerine Kamu İhale Kurulunun 28.05.2007 tarih ve 2007/UH.Z-1747 sayılı Kararıyla “Başvuruya konu ihale idarece iptal edildiğinden karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmiştir.

Anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle, Yıldırım Temizlik Organizasyon ve Tic. Ltd. Şti. tarafından açılan davada, Ankara 13. İdare Mahkemesi’nin 31.08.2007 tarih ve E:2007/1911 sayılı kararı ile yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar verilmiştir.

Davacının söz konusu karara itirazı üzerine bu defa Ankara Bölge İdare Mahkemesi 03.10.2007 tarih ve Y.D. İtiraz No:2007/4599 sayılı kararı ile;

 “…Yukarıda belirtilen Kanun hükümlerine ve gerekçelerine göre, İhalenin başlangıcından sözleşmenin imzalanmasına kadar olan süre içerisinde idarece yapılan işlemlerde, bu Kanun ve ilgili mevzuat hükümlerine uygun olmadığına/aykırılık bulunduğuna ilişkin şikâyetleri/iddiaları inceleyerek sonuçlandırmak Kurul’un görevleri arasında bulunmaktadır. Kanunun 53 üncü maddesinin iki ayrı bent hükmünde yer alan “… şikâyetleri inceleyerek sonuçlandırmak.” ve ” … iddiaları da inceler ve sonuçlandırır.” ibarelerinde yer alan “sonuçlandırma” ifadesinden, tek bir amacın ortaya konulduğu sonucuna varılmaktadır. Bu amaç ise Kanunun 56 ncı maddesinde ifadesini bulmuştur. Kanunun 56 ncı maddesinde “İhalelere ilişkin olarak yapım müteahhidi, tedarikçi ya da hizmet sunucusu tarafından, Kurumun nihaî kararları üzerine yargıya başvurma hakkının saklı olduğu da belirtilmek suretiyle bu Kanun hükümlerine uygun olmadığı iddia edilen ve düzeltilmesi istenilen durumların bildirilmesi kaydıyla, yukarıda belirtilen hallerde ve sürede Kuruma sözleşme imzalanmadan önce itirazen şikayet başvurusunda bulunulabilir.” hükmüne yer verildikten sonra, Kurul’un, Kuruma gelen itirazen şikâyet başvurularıyla ilgili olarak gerekçesini belirtmek suretiyle;

 “a)idare tarafından düzeltme yapılması yoluyla giderilebilecek ve ihale sürecinin kesintiye uğratılmasına gerek bulunmayacak durumlarda, düzeltici işlemi belirler.

b)ihale sürecinin devam etmesine engel  oluşturacak ve düzeltici işlemle                                                                                          giderilemeyecek bu Kanuna ve ilgili mevzuatına aykırı bir durumun tespit edilmesi halinde, ihale işlemlerini iptal eder.

c)itirazen şikâyet başvurusunun uygun bulunmadığını belirler.” hükmüne yer verilmiştir.

Anılan mevzuat hükümlerinden, Kanunun hazırlanma amacının gerçekleştirilebilmesi için, idarelerin ihalelerde saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakla sorumlu kılınmasının gerekli görüldüğü, Kanunda, idarelerin ihale sürecinde yapacağı iş ve işlemlerde anılan Kanun ve ilgili mevzuatla sorumlu kılınmasının yeterli görülmeyip, ihalenin başlangıcından sözleşmenin imzalanmasına kadar olan süreç içerisinde idarece yapılan işlemlerde mevzuata aykırılık bulunduğuna ilişkin şikâyetleri ve iddiaları incelemek suretiyle sonuçlandırarak, Yasa’nın 56/2 nci maddesinde belirtilen kararlan almak ve bu kararlarda belirtilen mevzuata aykırılıkların düzeltilmesi hususunda yapılan uygulamaları takip etmek, bütün ihale mevzuatını hazırlamak ve uygulamayı yönlendirmek ve Kanunun 53 üncü maddesinde belirtilen diğer görevleri yapmak üzere Kamu İhale Kurumu’nun kurulduğu anlaşılmıştır.

Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca, Kamu İhale Kurulu’nun “iddiaların incelenmesi” kapsamında incelediği ihale dosyalarında saptadığı mevzuata aykırı konuları Yasa’da belirtildiği şekilde sonuçlandırarak, Yasa’nın yukarıda sözü edilen 56 ncı maddesinin 2 nci fıkrasındaki kararlardan birini almak zorunda olduğu sonucuna varılmaktadır. Aksi takdirde, Yasa’da Kurum’a verilen “uygulamayı yönlendirmek” görevinin, Kurum tarafından yerine getirildiğinden söz edilemez.

Bu durumda, Kamu İhale Kurumu’nun 4734 sayılı Kanun’da öngörülen görev ve yetkilerini kullanabilmesi ve Kuruma yüklenen görev ve fonksiyonların etkin ve verimli bir şekilde yürütülebilmesi, ancak, Kurul kararının sonuca etkili olabilmesiyle mümkündür. Dava konusu ihale idarece iptal edildiğinden bahisle karar verilmesine yer olmadığı yolundaki kararlar sonuca etkili kararlar değildir. Dava konusu Kamu ihale Kurulu kararı bu nedenle hukuka ve mevzuata uygun görülmemiştir.” gerekçeleriyle “itiraz isteminin kabulüne, Ankara 13. İdare Mahkemesinin 31.08.2007 gün ve E.2007-1911 sayılı yürütmenin durdurulması isteminin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına, açıkça hukuka aykırı olan dava konusu işlemin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 27 nci maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütmesinin durdurulmasına”  karar verilmiştir.

Anayasanın 138 inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin, mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.

 

Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 27 nci maddesinin ikinci fıkrasında; Danıştay veya idari mahkemelerin, idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda gerekçe göstererek yürütmenin durdurulmasına karar verebileceği, aynı Kanunun 28 inci maddesinin birinci fıkrasında ise; Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

 

 

 

 

 

Açıklanan nedenlerle;

 

Ankara Bölge İdare Mahkemesi’nin 03.10.2007 tarih ve Y.D. İtiraz No:2007/4599 sayılı “İtiraz isteminin kabulü, Ankara 13. İdare Mahkemesi’nin 31.08.2007 tarih ve E:2007/1911 sayılı kararının kaldırılması ve dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulması” kararının uygulanmasını teminen;

 

1- 28.05.2007 tarih ve 2007/UH.Z-1747 sayılı Kurul Kararının iptaline,

 

2- Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, “4734 sayılı Kanunun 56 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendi gereğince, itirazen şikayet başvurusunun uygun bulunmadığına”

 
Oybirliği ile karar verildi.

 

 

Bahattin IŞIK
II. Başkan

 

Ali Kemal AKKOÇ
Kurul Üyesi

Ali KAYA
Kurul Üyesi

Hakan GÜNAL
Kurul Üyesi

Kazım ÖZKAN
Kurul Üyesi

 

Çağatay ÖZCAN
Kurul Üyesi

Adem KAMALI
Kurul Üyesi

 

Abdullah DÜNDAR
Kurul Üyesi

 

Hicabi ECE
Kurul Üyesi