iddialara şikâyet başvurusunda değinilip değinilmediğine bakılmaksızın, itirazen şikâyet başvurusunda yer alan tüm iddiaların değerlendirilmesi gerektiğinden ve davacının, şikâyet başvurusunun reddi üzerine 4734 sayılı Kanun’da öngörülen şekil ve usul kurallarına uygun olarak itirazen şikâyet başvurusunda bulunduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemin bu kısmında hukuka uygunluk, bu kısma yönelik davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır

Toplantı No : 2019/006
Gündem No : 11
Karar Tarihi : 30.01.2019
Karar No : 2019/MK-36
BAŞVURU SAHİBİ:
Abdulsamet Demirbağ
İHALEYİ YAPAN İDARE:
Elazığ İl Özel İdaresi
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2016/189030 İhale Kayıt Numaralı “Elazığ İli Baskil İlçesi Gemici Köyü Sulama Suyu Tesisi İnşaatı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:

KARAR:

Elazığ İl Özel İdaresi tarafından yapılan 2016/189030 ihale kayıt numaralı “Elazığ İli Baskil İlçesi Gemici Köyü Sulama Suyu Tesisi İnşaatı”ihalesine ilişkin olarak Abdulsamet Demirbağ itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 27.07.2016 tarihli ve 2016/UY.IV-1913 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince başvurunun süre ve şekil yönünden reddine” karar verilmiştir.

Davacı Abdulsamet Demirbağ tarafından anılan Kurul kararının iptali istemiyle açılan davada, Ankara 12. İdare Mahkemesinin 28.09.2016 tarihli ve E:2016/3317, K:2016/2759 sayılı kararında “davanın reddine” karar verilmesi üzerine davacı tarafından yapılan temyiz başvurusu neticesinde Danıştay Onüçüncü Dairesinin 05.01.2017 tarihli ve E:2016/4708, K:2017/34 sayılı kararında “…Aktarılan mevzuat düzenlemeleri uyarınca, 4734 sayılı Kanun’un 5. maddesinde belirtilen temel ilkelerin idarelerce sağlanıp sağlanmadığına ilişkin olarak yapılacak itirazen şikâyet başvurularının “başvuru sahibinin iddiaları” kapsamında incelenip sonuçlandırılmasında, Kanun’la yetkili kılınan davalı idarenin, yalnızca “şikâyet başvurusunda yer alan hususlara” yönelik inceleme yapmasını öngören ihalelere ilişkin Başvurular Hakkında Yönetmelik düzenlemesiyle yasal yetkisinin sınırlanamayacağı, davacının itirazen şikâyet başvurusunun Kanun’a aykırı düzenleme içeren Yönetmelik hükmüne göre değil, Kanun düzenlemesi esas alınarak, şikâyet başvurusunda değinilip değinilmediğine bakılmaksızın itirazen şikâyet başvurusunda yer alan tüm iddiaların değerlendirilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından verilen itirazen şikâyet dilekçesinde yer alan “9 günlük bayram tatilinin mücbir sebep kabul edilmesi gerektiği, en avantajlı ikinci teklif sahibine usulüne uygun sözleşmeye davet yapılmadığından bu istekliyle sözleşme imzalanamayacağı” iddialarının idareye sunulan şikâyet dilekçesinde yer almadığı, bu nedenle anılan iddia yönünden başvurunun reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, iddialara şikâyet başvurusunda değinilip değinilmediğine bakılmaksızın, itirazen şikâyet başvurusunda yer alan tüm iddiaların değerlendirilmesi gerektiğinden ve davacının, şikâyet başvurusunun reddi üzerine 4734 sayılı Kanun’da öngörülen şekil ve usul kurallarına uygun olarak itirazen şikâyet başvurusunda bulunduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemin bu kısmında hukuka uygunluk, bu kısma yönelik davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır.” gerekçesi ile Ankara 12. İdare Mahkemesi’nin 28.09.2016 tarihli ve E:2016/3317, K:2016/2759 sayılı kararının kısmen bozulmasına ve dava konusu işlemin “başvurunun şekil yönünden reddine” ilişkin kısmının iptaline karar verilmiştir.

Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.

Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,

1- Kamu İhale Kurulunun 27.07.2016 tarihli ve 2016/UY.IV-1913 sayılı kararının 2 ve 3’üncü iddialarına ilişkin kısmının iptaline,

2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda 2 ve 3’üncü iddialar yönünden işin esasının incelenmesine geçilmesine,

Oybirliği ile karar verildi.