İhalenin sözleşmeye bağlanmasından önce geçici teminat mektubunun irat kaydı idari işlem niteliğinde olup, denetiminin idari yargının görev alanında olduğu hakkında.
T.C.
D A N I Ş T A Y
Onuncu Daire
Esas No : 2003/2683
Karar No : 2005/1981
Özeti : İhalenin sözleşmeye bağlanmasından önce geçici
teminat mektubunun irat kaydı idari işlem niteliğinde
olup, denetiminin idari yargının görev alanında
olduğu hakkında.
Temyiz Eden (Davacı): … Kimyevi Maddeler İth. İhr. San. ve Tic. A.Ş.
Vekili : Av. …
Davalı : Maliye Bakanlığı ANKARA
İstemin Özeti : Gebze – Muallimköyü sınırlarında bulunan 12 pafta 3318 sayılı
Hazine adına kayıtlı taşınmazın 30.5.2002 tarihinde yapılan ve davacı üzerinde kalan satış
291
ihalesinin feshi talebiyle yapılan başvurunun reddi ve teminatın irat kaydedilmesine ilişkin
işleminin iptali istemiyle açılan dava sonucu Sakarya 1. İdare Mahkemesince, davanın görev
yönünden reddi yolunda verilen 31.12.2002 tarih ve E:2002/1237, K:2002/1996 sayılı
kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Yerinde olmadığı ileri sürülen temyiz isteminin reddi gerektiği
savunulmaktadır.
D.Tetkik Hakimi: Elmas Mucukgil
Düşüncesi : İhalenin sözleşmeye bağlanmasından önce geçici teminat
mektubunun irat kaydı, ihalenin iptali istemine bağlı tek yanlı idarece tesis edilecek bir idari
işlem niteliği taşımakta olup, davacı üzerinde kalan ihalenin iptali ile geçici teminatın iadesi
istemiyle yapılan başvurunun reddi üzerine açılan bu davada, uyuşmazlığın ihale bedelinin
ödenmesi aşamasında meydana geldiği dikkate alındığında ihalenin kesinleştiğinden
sözedilemeyeceğinden davanın adli yargıda görüm ve çözümü gerektiği yolunda verilen idare
mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı: Bilgin Arısan
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen
incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin
birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden
hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının
uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü:
Dava, Gebze – Muallimköyü sınırlarında bulunan 12 pafta 3318 sayılı Hazine adına
kayıtlı taşınmazın 30.5.2002 tarihinde yapılan ve üzerinde kalan satış ihalesinin feshi
talebiyle yapılan başvurunun reddi ve teminatın irat kaydedilmesine ilişkin işlemin iptali
istemiyle açılmıştır.
İdare mahkemesince, ihalenin sonuçlanmasından sonra oluşan ve sözleşmeden
kaynaklanan alacak verecek konusunda, meydana gelen uyuşmazlığın görüm ve çözümünde
adli yargı yerleri görevli olduğundan davanın esasının incelenmesi olanağı bulunmadığı
gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.
Davacı, hukuka uyarlık bulunmadığı iddiasıyla anılan idare mahkemesi kararının
temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
8.9.1983 gün ve 2886 sayılı Devlet İhale Yasası’nın 1. maddesinde, genel bütçeye
dahil dairelerle, katma bütçeli idarelerin, özel idare ve belediyelerin, alım, satım, hizmet ,
yapım, kira, trampa mülkiyetin gayri ayni hak tesisi ve taşıma işlerinin bu Yasada yazılı
hükümlere göre yürütüleceği öngörülmüş, 53.maddesinde, bütün ihalelerin bir sözleşmeye
bağlanacağı, sözleşmenin idare adına ita amiri tarafından imzalanacağı kuralına yer
verilmiştir.
Bu Yasa hükümlerine göre yapılan ihalenin, ihale kararının kesinleşmesine kadar
idarece tesis olunan işlemleri kapsadığı Yasa’nın incelenmesinden anlaşılmaktadır.
2886 sayılı İhale Yasasına dayanılarak sözleşme aşamasına kadar idarece alınan
kararlar ve yapılan işlemler idari niteliktedir. İhale kararı alınması, ihale şartlarının tespiti,
şartnamenin hazırlanması, tahmini bedel tayini, ihale komisyonun teşkili, ihalenin ilanı,
tekliflerin değerlendirilmesi, ihale kararı, komisyonun ihaleyi yapıp yapmamakta serbest
olması, ihale kararının onayı ve iptali gibi tüm hazırlıkların, idarenin, yasanın verdiği yetkiye
dayanılarak gerçekleştirdiği tek yanlı ve buyurucu nitelikte bir dizi işlemler olduğu
görülmektedir. Bu nedenle bu tür işlemlere karşı açılacak davalar idari yargının görevinde
olup sözleşmenin imzalanmasından sonra sözleşme hükümlerinin uygulanmasından
kaynaklanan uyuşmazlıklar ise adli yargının görevine girecektir.
292
Dava dosyasının incelenmesinden, Gebze İlçesi Muallimköy sınırları içerisinde
bulunan 12 pafta, 3318 parsel no’lu taşınmazın 30.5.2002 tarihinde yapılan satış ihalesinin
davacı üzerinde kaldığı, 17.6.2002 tarihinde onaylanarak 24.6.2002 tarihli yazıyla davacıya
15 gün içerisinde satış bedelinin ödenmesi aksi halde ihalenin, feshedilerek geçici teminatın
Hazineye irat kaydedileceğinin bildirildiği, davacının 19.6.2002 tarihli başvuru ile ihaleye
konu alanın 22.5.2002 tarihli tescil ile Organize Sanayi Bölgesi sınırları içerisinde kaldığından,
bahisle ihalenin iptal edilerek teminatın iadesini istediği, dava konusu işlemle bu talebin reddi
üzerine bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Henüz ihale sonrası sözleşme aşamasına gelinmediği, ihale bedelinin ödenmemesi
halinde geçici teminat mektubunun davacıya iade edilip edilmeyeceği noktasından
kaynaklanan bu uyuşmazlıkta, idarenin ihaleyi iptal etmesinden sonra geçici teminat
mektubunu iade etmemesi ihalenin iptaline bağlı bir idari işlem niteliği taşımakta olduğundan
bu işlemin Yasaya uygun olup olmadığının denetimi de idari yargının görevi içerisinde yer
almaktadır.
Bu durumda dava konusu işlemin adli yargı yerinde irdelenip karar verilmesi
gerektiği yolunda verilen idare mahkemesi kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenle, davacı temyiz isteminin kabulü ile Sakarya 1. İdare
Mahkemesinin 31.12.2002 tarih ve E:2002/1237, K:2002/1996 sayılı kararının bozulmasına,
yeniden karar verilmek üzere dosyanın anılan mahkemeye iadesine 20.4.2005 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi.