İl Özel İdaresi memurlarının öğle yemeği verilmesinde idareye ait faal yemekhane servisi var iken ihaleye çıkılarak tekrar yemek hizmeti satın alınması nedeniyle toplam 78.208,44 YTL.’ye tazmin hükmolunmuştur.

<![CDATA[Temyiz Kurulu Kararı

Saymanlık Adı : Giresun İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği Yılı : 2007 Dairesi : 8 İlam No : 875 Dosya No : 33501 Tutanak No : 34109 Tutanak Tarihi : 20.12.2011 Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra gereği görüşüldü: 1) 875 sayılı ilamın 1’inci maddesinde; A- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun Ek-13 üncü maddesi gereğince Maliye Bakanlığı Müstakil Daire Başkanına ödenen %190 oranındaki ek ödemenin mevzuata aykırı olarak İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Cumhur Melikoğlu ve İl Özel İdaresi Genel Sekreter Vekili Hüseyin Taşkın’a da ödenmesi nedeniyle 22.248,11 YTL.’ye. B) Ekim 2007 ayına ilişkin maaş ve fark hesaplamasında İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Cumhur Melikoğlu’na yukarıda belirtilen ek ödemenin bir kez de mükerrer verilmesi sonucu 867,48-YTL.’ye olmak üzere toplam 23.115,59-YTL.’ye tazmin hükmolunmuştur. Dilekçi dilekçesinde, İ1 Özel İdaresi Genel Sekreterine 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun Norm Kadro ve Personel İstihdamı başlıklı 36.ncı maddesinde İl özel İdaresi Genel Sekreterine yapılacak ödemenin ne şekilde yapılacağı belirtilmiş olup, Bu açıklamada Büyükşehir Belediyesi bulunan illerde Genel İdare Sınıfına dahil kadrodaki Bakanlık Genel Müdürü diğer illerde ise Müstakil Daire Başkanı için verilen tüm haklardan yararlanır. Hükmü gereği bu maddeye uygun ödeme yapılmakta iken, 23 Ekim 2007 tarihinde Antalya’da yapılan içişleri Bakanlığınca düzenlenen toplantıda konuşan Kontroller Daire Başkanı Hayrettin GÜNGÖR’ün açıklaması ile emsal olarak Maliye bakanlığı Müstakil daire Başkanına yapılan ek ödemenin İl özel İdaresi Genel Sekreterine de ödenebileceği hususunda ki beyanından sonra, Tokat İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Muhlis YEŞİLYURT’un da bu şekilde ek ödeme aldığı ve emsal teşkil ettiği görülerek ek ödeme yapıldığını, Ek ödemelere ait ödeme cetveli ve Maliye bakanlığının yayınlamış olduğu 1 Sayılı Cetvelin 4. sırasında bulunan müstakil daire başkanına ödenen 190 puan ek ilave Genel Sekretere de uygulandığını, bu konuda Anayasa Mahkemesinin 2006/109 Esas 2008/82 Karar sayılı 20.03.2008 tarihli kararında 213 Sayılı Vergi usul kanununun Ek 13.maddesinin (4) numaralı fıkrasının (a) bendindeki “Maliye Bakanlığı ile Bağlı kuruluşlarının merkez ve taşra teşkilatı kadrolarında” ibaresinin Anayasanın 10.ncu maddesine aykırılık savıyla iptali istemi hakkındaki açılan Danıştay Onbirinci Dairesinin itiraz talebi sonucunda; Kadrosu Maliye Bakanlığında bulunmayan ve 213 sayılı Yasanın değişiklikten önceki ek 13.maddesi hükmü uyarınca Maliye Bakanlığı personeline ödenmekte olan ek ödemenin yararlandırılan döner sermaye saymanları 5234 sayılı yasa ile ek ödeme kapsamı dışında bırakıldığı; Anayasanın 10.ncu maddesinde ;herkesin,dil,ırk,renk,cinsiyet,siyasi düşünce,felsefi inanç,din mezhep,ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşit olduğu vurgulanmıştır. Eşitlik ilkesi ile birbirleriyle aynı durumda olanlara aynı kuralların uygulanmasının sağlanması amaçlanmıştır. Bu itibarla aynı hukuksal durumda olanlar için yapılan farklı düzenlemeler Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırılık oluşturulmaktadır. Açıklamaları ve benzer açıklamalar sonucu alınan bu karara istinaden, 5302 Sayılı İl özel İdaresi yasasının 36.ncı maddesinde yer alan “Genel İdare Hizmetleri Sınıfına dahil bakanlık genel müdürü ve bakanlık müstakil daire başkanının 657 Sayılı Yasa’dan kaynaklanan tüm haklarından aynen yararlanır dediğini, Yasa Koyucunun kastı olsaydı 5302 sayılı Yasa’nın 36.ncı maddesini açıkça yazacağını, Yukarıda açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, 5302 sayılı Yasa’nın 36.ncı maddesi hükmünde geçen özellikle “ilgili mevzuatında öngörülen tüm haklardan aynen yararlanır” ifadesi karşısında, Genel sekreterin mali ve sosyal hakları hesaplanırken, genel idare hizmetleri sınıfından genel müdür ve müstakil daire başkanı istihdam eden bakanlıklarda ki en yüksek mali ve sosyal hakların emsal alınması gerektiğinin düşünüldüğünü , Çünkü, personel hukukunun temel ilkelerinden birisinin de “lehte olanın uygulanması” kuralı olduğunu, Diğer taraftan genel sekreterin özlük hakları hesabında bakanlık genel müdür ve müstakil daire başkanı görevinde bulunanlardan en düşük mali ve sosyal hakka sahip olanların emsal alınmasında ne kadar hukuki gerekçe var ise, en yüksek olan mali ve sosyal hakkın emsal alınması için de en az onun kadar hukuki gerekçe olduğunu, Bu nedenle en yüksek “ek ödeme ” oranı Maliye Bakanlığı ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığında yer almakta olduğu, açıklanan gerekçeler nedeniyle il özel idaresi genel sekreterinin mali ve sosyal hakları düzenlenirken bu bakanlıkların genel müdürü ve müstakil daire başkanının her türlü Yasa’dan kaynaklanan mali ve sosyal haklan esas alınarak hesaplanması gerektiğini, belirtilen hususlara ek olarak 6009 sayılı kanunun geçici 8. maddesinin de dikkate alınarak tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmektedir. Sayıştay Savcılığı “İl Özel İdaresi Genel Sekreterine, Maliye Bakanlıklardaki müstakil daire başkanlığına ait ek ödemeden yaralandırılarak yapılan ödeme, 5302 sayılı Kanunun 36. maddesi, 2007/11930 sayılı B.K.Kararı ile 2007 yılında uygulanmasına devam edileceği belirtilen 2006/10344 sayılı B.K.K. kararı ile Maliye Bakanlığı (BÜMKO Genel Müdürlüğü) nın 31.08.2007 tarihli ve 115920 sayılı yazısına aykırı bulunmaktadır. Diğer taraftan yapılan ödeme 6009 sayılı kanunun geçici 8. maddesi kapsamında yapılan ödeme değildir. Bu durum karşısında tazmin kararının tasdikine karar verilmesinin uygun olacağı” şeklinde görüş bildirmiştir. 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu’nda; “Madde 36: Genel Sekreterlik kadrosuna atananlar, büyükşehir belediyesi bulunan illerde genel idare hizmetleri sınıfına dahil bakanlık genel müdürü, diğer illerde ise genel idare hizmetleri sınıfına dahil müstakil daire başkanı için ilgili mevzuatında öngörülen tüm haklardan aynen yararlanırlar; bunlar valinin teklifi ve İçişleri Bakanlığının onayı ile atanır.” Hükmü yer almaktadır. 213 sayılı Vergi Usul Kanununa 3418 sayılı Kanunun 32. maddesi ile ek 13. madde eklenmiş ve bu maddenin 4.fıkrası (a) bendi ile Maliye Bakanlığı personeline ek ödeme yapılması için yetki verilmiş verilen yetkiye istinaden de, “Maliye Bakanlığı Personeline Yapılacak Ek Ödemeye İlişkin Usul ve Esaslar” ile bu esaslara “ekli cetvellerde” gösterilen oranlarda Maliye Bakanlığı ile bağlı kuruluşlarının merkez ve taşra teşkilatı kadrolarında çalışan memurlar ile sözleşmeli personeline (bağlı kuruluşların kadro karşılığı sözleşmeli personeli hariç), 08.05.2007 tarihli Bakan oluruyla ek ödemede bulunulmasına ilişkin usul ve esaslar tespit edilmiştir. Maliye Bakanlığı Personeline Yapılacak Ek Ödemeye İlişkin Usul ve Esasların, Kapsam başlıklı 2’nci maddesinde “Bu usul ve esaslar, Maliye Bakanlığı ile bağlı kuruluşlarının merkez ve taşra teşkilatı kadrolarında çalışan memurlar ile sözleşmeli personeli (bağlı kuruluşların kadro karşılığı sözleşmeli personeli hariç) kapsar.” denilmektedir. Ek ödeme Oran ve Miktarları başlıklı 3’üncü maddesinde “Bu usul ve esaslar kapsamına giren personele en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) ekli cetvellerde yer alan oranların uygulanması suretiyle hesaplanan miktarlarda ek ödeme yapılır.” denilmiş olup, ekli 1 Sayılı Cetvelin 2’nci sırasında “Müsteşar Yardımcısı, Kurul Başkanı, Genel Müdür, Strateji Geliştirme Başkanı, Maliye Yüksek Eğitim Merkezi Başkanı için %195” oranında ek tazminat öngörülmüştür. Bu esaslar, Yürürlük başlıklı 6’ncı maddedeki “Bu usul ve esaslar 15.05.2007 tarihinde yürürlüğe girer.” Hükmü ile son bulmuştur. 5302 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinde belirtilen “ilgili mevzuat” ve “haklar” ibarelerinden; üstlenilen görevin özelliği ve hizmet gereği gibi farklı nedenlerle ödemeler öngören mevzuat hükümleri değil, görev yaptığı kurum ne olursa olsun, “genel idare hizmetleri sınıfına dâhil bakanlık genel müdürleri,” ve “genel idare hizmetleri sınıfına dâhil bakanlık müstakil daire başkanları” için istisnasız aynı miktar ve oranda mali hakların (aylık, ek gösterge, taban aylığı, kıdem aylığı, iş güçlüğü zammı, temininde güçlük zammı, makam tazminatı, özel hizmet tazminatı, görev tazminatı, denge tazminatı) ödenmesini düzenleyen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve 4505 sayılı Temsil Tazminatı Ödenmesi Hakkında Kanun ile 375 ve 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler olarak anlaşılması gerekmektedir. Bunun dışında hizmetin gereği ve özelliği gibi nedenlerle, Bakanlıklara göre farklılık arz eden ve bir kısmında hiç ödenmeyen; ek ödeme, fon, ikramiye, teşvik ikramiyesi, döner sermaye ve katkı payı gibi ödemeleri öngören özel nitelikteki mevzuatı, 5302 sayılı Kanunun 36 ncı maddesindeki “ilgili mevzuat” ve “haklar” kapsamında yorumlayıp, il özel idare genel sekreterlerine de kıyasen uygulamanın yasal dayanağı bulunmamaktadır. Dilekçi, ilamın 1. maddesinde yer alan tazmin hükümün 6009 sayılı kanunla getirilen af kapsamında değerlendirilerek, tazmin hükmünün kaldırılmasını istemekte ise de; 6009 sayılı kanunun geçici 8. maddesinde, memur temsilcileri ile toplu iş sözleşmesi akdederek veya başka bir tasarrufta bulunarak belediye, büyükşehir belediyesi ve il özel idaresinde çalışan kamu personeline her ne ad altında olursa olsun ek ödemede bulunmaları nedeniyle kamu görevlileri haklarında idari veya mali yargılama ve takibat yapılamayacağı hükmü, herhangi bir mevzuatla öngörülmemiş olan, toplu sözleşme ile ya da idari bir tasarrufla mahalli idarelerin bütün personeli için çalışanların koşullarını iyileştirici nitelikte genel olarak bütün çalışanlar için yapılan ek ödemelerle ilgili olup, İl Özel İdaresi Genel Sekreterine, 5302 sayılı kanun hükümlerine aykırı olarak ödenen ek ödemeyi(Maliye Bakanlığı personeli olmadığı için), bu kanun kapsamında değerlendirmek mümkün değildir. Bütün bu nedenlerle, dilekçi iddialarının reddi ile 875 sayılı ilamın 1’inci maddesi ile toplam 23.115,59-YTL.’ye verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE, 2) Giresun İl Özel İdaresi memurlarının öğle yemeği verilmesinde idareye ait faal yemekhane servisi var iken ihaleye çıkılarak tekrar yemek hizmeti satın alınması nedeniyle toplam 78.208,44 YTL.’ye tazmin hükmolunmuştur. Dilekçi dilekçesinde, ilamda söz konusu yemekhanenin Giresun İl Özel İdaresi adına TUHİS ile Türkiye Yol İş Sendikası arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesinin 75.maddesi gereğince açılan bir yemekhane olduğunu, Çünkü; Giresun İl özel İdaresi Bünyesinde 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun 2.ci ve 212 .ci maddesine göre, Bakanlar Kurulunun 19.11.1986 tarih ve 86/11220 sayılı kararına istinaden, 11.12.1986 tarih ve 19308 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Devlet Memurları yiyecek Yardımı Yönetmeliği Hükümleri dikkate alınarak Giresun İl Özel İdaresi Genel Sekreterliğinin Yemek Servisi ve bu kanuna dayanılarak 3011 sayılı Kanun gereğince mahalli gazetede ilanına müteakip yürürlüğe konularak İl genel Meclisince karar verilmiş bir yönetmelik olmadığını, Yine 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununa göre İdarede usulüne göre oluşturulmuş yemek servisi olmuş olsa her yıl Bütçe Kanununda belirlenen oranlarda memurlara yemek katkı paylarının idarece ilgili yemek yönetim kurulunun açmış olduğu hesaba yatırılarak yemek yardımından faydalanılması ve yemek verilmesi gerektiğini, idarede 4857 sayılı iş kanununa tabi çalışan 384 işçi personel yukarıda bahsedilen toplu iş sözleşmesi gereği bu yemekhanede yemek yediğini, İdarede görev yapan ve Sayıştay ilamı ekinde isimleri yer alan kamu memur personelin bir kısmının bu yemekhanede şimdiye kadar hiç yemek yemediğini, Kalan diğer memurların ise kurum bütçesinden herhangi bir katkı almaksızın yemek yediği günlerin yemek ücretinin tamamını yemekhane yönetimine ödediğini, Yiyecek Yardım Yönetmeliğinin amacının, memurlara yapılacak yiyecek yardımının sosyal bir mahiyet taşıması sebebiyle , memurların yaptıkları görevlerin özellikleri, çalışma şartları ve saatleri dikkate alınarak verimliliği artırma, geçim yüklerini hafifletmek olduğu, Bu bağlamda , Yiyecek yardım Yönetmeliğinden doğan hakların verilmesi için, aylık çalışma günleri baz alınarak, hak ettikleri ölçüde memurlara ayni olarak yiyecek yardımı yapıldığını, Gerek memur personelin bir kısmının yemekhanede hiç yemek yememeleri gerekse yemekhanede yemek yiyen memur personelin , devlet katkısı olmaksızın günlük yemek ücretinin tamamını kendilerinin karşıladığı hususları göz önüne alındığında kamu zararı oluşmadığını, Kaldı ki yemekhanesi olan diğer bazı illerde de memur personele halen bu şekilde ayni yemek yardımı yapıldığını, Diğer yandan Sayıştay Temyiz Kurulu 23.05.2000 tarih ve 24760 sayılı kararında;”……. ayni olarak yapılan yiyecek yardımı tutarının bütçeye konan ödeneği aşmadığı da dikkate alındığında yönetmelikte aranan maksadın gerçekleşmiş olması nedeniyle tazmin hükmünün kaldırılmasına” denildiğini, Sayıştay ilamında atıfta bulunulan denetçi raporunda “İdarede bulunan yemek servisinin sadece işçi personele hizmet vermediğini memur personele de hizmet verdiğini bilgi için çıkarılan ödeme emri belgelerinin incelenmesinden bu yemekhaneden memur personelin yemek yediği ve bununla ilgili olarak puuantaj cetvellerinin tutularak hesaplandığı buna ilişkin kesintilerin ve ödemelerin yapıldığı anlaşılmaktadır.” Denilmekte ise de bir kısım memurun zaman zaman yemek yediği yemekhane işçi yemekhanesi olması sebebiyle işçi yemek servisi; yemek yönetim kurulunun talebi ile idare maaş tahakkuk servisince işçi yemekhanesinden yemek yiyen işçi personelinin yemiş oldukları yemek ücretlerinin bordrolarından kesilmesi şeklinde oluşan belgeler olduğu, Yine aynı şekilde işçi yemekhanesinden yemek yiyen memur personelden bazılarının kendi ceplerinden yemiş oldukları yemek bedelinin işçi yemekhane servisindeki hesaba ödemesinin sağlanması için kesildiğini, Ancak bu uygulamadan daha sonra ki aylarda vazgeçtiklerini, Bu nedenle idare memurlarına yapılan yiyecek yardımının Devlet Memurları Yiyecek Yardım yönetmeliğine uygun olarak yapıldığını, Keza söz konusu yardım maliyet tespit komisyonunun piyasadan temin etmiş olduğu teklifler dahilinde , İl Genel Meclisince tespit edilen yiyecek yardım ödeneği aşılmadan ,yemek maliyetinin %50’sini geçmeyecek şekilde verildiğini, Bu bağlamda Sayıştay Temyiz Kurulunun yukarıdaki mezkur kararı göz önüne alındığında, tazmin konusu yemek yardımı mevzuata uygun olarak yapılmış olup , Yiyecek Yardım Yönetmeliğinde aranan maksatın gerçekleştiğini, Ayrıca Sayıştay ilamında ilçelerde çalışan ve yemek yardımından faydalanan memur personelimize ilçede usulüne uygun yemekhane olmadığı gerekçe gösterilerek zimmet çıkartılmadığını, Ancak gerek anayasanın eşitlik ilkesi gerekse söz konusu personelin ilçelerde bulunan hizmet binasında bulunan lojmanda oturuyor olması sebebiyle yemek yardımının verilmesinin merkezde bulunan personel arasında ayırımcılığa ve iş veriminin düşmesine sebebiyet verdiğini, Ağustos 2010 tarih ve 27659 Sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan 6009 Sayılı Kanunun Geçici 8.nci maddesinde yer alan ” Konusu suç teşkil etmemek ve kesinleşmiş bir yargı kararına müstenit olmamak kaydıyla, bu Kanun yayımı tarihine kadar, memur temsilcileri ile toplu iş sözleşmesi akdederek veya başka bir tasarrufta bulunarak belediye,Büyükşehir belediyesi ve il özel idaresinde çalışan kamu personeline her ne adla olursa olsun ek ödemede bulunmaları nedeniyle kamu görevlileri haklarında idari veya mali yargılama ve takibat yapılamaz, başlatılanlar işlemden kaldırılır.” Hükmü yer aldığından adımıza çıkan memurlara verilen yemek yardımının da ek ödeme şeklinde bir iyileştirme ödeneği olduğundan işlemden kaldırılması gerektiği hususlarını belirterek tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmektedir. Sayıştay Savcılığı “657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 212 nci maddesine dayanılarak yürürlüğe konulan Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliğinin 3 üncü maddede aynen; “yiyecek yardımı yemek verme şeklinde yapılır. Bu yardım karşılığında nakden bir ödemede bulunulmaz.” 4’üncü maddesinde; “yiyecek yardımının gerektirdiği giderlerin yemek maliyetlerinin yarısını aşmayacağını ve yemek bedelinin bütçeden karşılanmayan kısmının yemek yiyenlerden alınacağı” Yine yönetmeliğin 5. maddesinde: “Kurum bütçelerine yiyecek yardımı karşılığı konulan ödenek, memurlara yemek vermek üzere kurulan yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluşa ödenir.” denilmektedir. Kurumun faal yemekhanesi olduğu halde il merkezindeki memurlar için ayrıca yemek hizmeti alımı ihalesi yapılarak öğün başına sözleşme bedelinin % 50 sinin ihaleye alan firmaya ödenmesi daha sonra yüklenici firma tarafından alınan bedelin ilgili personellere yemek fişi olarak dağıtılması yukarda belirtilen yönetmelik hükümlerine uygun olmadığından tazmin kararının tasdikine, 832 sayılı Kanunun 76. maddesi gereği karar verilmesi uygun olur” şeklinde görüş bildirmiştir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 212 nci maddesine dayanılarak yürürlüğe konulan Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliğinin 3 üncü maddede aynen; “yiyecek yardımı yemek verme şeklinde yapılır. Bu yardım karşılığında nakden bir ödemede bulunulmaz.” 4’üncü maddesinde; “yiyecek yardımının gerektirdiği giderlerin yemek maliyetlerinin yarısını aşmayacağını ve yemek bedelinin bütçeden karşılanmayan kısmının yemek yiyenlerden alınacağı” Yine yönetmeliğin 5. maddesinde: “Kurum bütçelerine yiyecek yardımı karşılığı konulan ödenek, memurlara yemek vermek üzere kurulan yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluşa ödenir.” denilmektedir. Dosyada mevcut belgelerin incelenmesinde; Giresun Özel İdare Müdürlüğü 2007 mali yılı bütçesine memurlara yiyecek yardımı için 16,500,00 YTL. ödenek konduğu, Giresun İl Genel Meclisinin kararı ile başka tertipten aktarma yapılarak toplam 96.379,82 YTL memur yemek yardımı ödeneği konulduğu, 11.07.2007 tarihinde yapılan ihale sonucunda ihaleyi kazanan Sodexho isimli yemek firmasından karşılandığı, Yapılan ihale sözleşmesine göre 1 öğün yemek bedelinin (kdv dahil) 11,74 YTL olarak belirlendiği, her ay düzenlenen hak edişler ile ay içinde yemek yiyen memurların fiilen çalıştığı iş günü sayısı dikkate alınarak, bu rakam üzerinden adı geçen firmaya ödeme yapıldığı, bütçedeki yıllık yiyecek yardımı ödeneğinin aşılmadığı, yemek maliyet bedelinin yarısı üzerinden ihaleye çıkıldığından memurlara yapılan maaş ödemelerine esas bordrolardan, memur personelin tamamından yemek adedine göre yemek katkı payı kesilmediği, ancak işçilere ait olduğu belirtilen yemekhaneden yararlanan bazı memurlar için yemek bedelleri(yemek maliyeti üzerinden) tahsil edildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen yönetmelik hükümlerine göre memurlara yiyecek yardımının ne şekilde yapılması gerektiği açıkça belirtilmiştir. Bunun yanısıra işçiler için kullanılan yemek servisinin memurlar için de kullanılması mümkün olup(kullanıldığı anlaşılmaktadır), yiyecek yardımı yönetmeliğine aykırı şekilde yemek hizmeti alımı yoluyla bütçeden yiyecek yardımı yapılması mümkün değildir. Bunlara ilaveten yemek giderlerinin yarısının yardımdan faydalanan memurlarca karşılanması gerektiğine ilişkin amir hükmün, ihale dosyasının hazırlık aşamasında bir başka deyişle, idarece yapılan yaklaşık maliyet bedel tespitinde dikkate alındığını ifade etmişler ise de, ödeme aşamasında, yemek bedelinin tamamının bütçeden ödenmesi nedeniyle bu talebin kabulü mümkün değildir. Yönetmeliğin sözkonusu hükmünün, yaklaşık maliyet bedelinin tespitinden ziyade, ilgili firmaya yemek bedelinin ödenmesi aşamasında dikkate alınması gerekmektedir. Dilekçi ilamın 2. maddesinde yer alan tazmin hükümün 6009 sayılı kanunla getirilen af kapsamında değerlendirilerek, tazmin hükmünün kaldırılmasını istemekte ise de; 6009 sayılı kanunun geçici 8. maddesinde, memur temsilcileri ile toplu iş sözleşmesi akdederek veya başka bir tasarrufta bulunarak belediye, büyükşehir belediyesi ve il özel idaresinde çalışan kamu personeline her ne ad altında olursa olsun ek ödemede bulunmaları nedeniyle kamu görevlileri haklarında idari veya mali yargılama ve takibat yapılamayacağı hükmü, herhangi bir mevzuatla öngörülmemiş olan, toplu sözleşme ile ya da idari bir tasarrufla çalışanların koşullarını iyileştirici nitelikte genel olarak bütün çalışanlar için yapılan ek ödemelerle ilgili olup, memurlara yiyecek yardımının nasıl yapılacağını belirleyen mevzuat hükümlerine aykırı olarak yemek hizmeti satın alınması için yapılan ödemeyi bu kanun kapsamında değerlendirmek mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle dilekçi iddialarının reddi ile 875 sayılı ilamın 2’nci maddesiyle toplam 78.208,44 YTL.’ye dair tazmin hükmünün TASDİKİNE, Karar verildiği 20.12.2011 tarih ve 34109 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.  
]]>