kesinleşen ihale kararına karşı davacının on gün içerisinde ihaleyi yapan idareye şikâyet başvurusunda bulunduğu, ihaleyi yapan idarenin şikâyet başvurusuna on gün içinde cevap vermediği, itirazen şikâyet başvuru süresi içinde  işlem ile şikâyet başvurusunun uygun bulunmadığının bildirildiği, ancak şikâyetin reddine ilişkin işlemde, itirazen şikâyet süresi belirtilmeyerek Anayasa’nın 40. maddesi ihlâl edilmek suretiyle davacının yanıltıldığı görülmektedir.

 

Toplantı No        : 2018/030

Gündem No      : 42

Karar Tarihi         : 23.05.2018

Karar No              : 2018/MK-178

BAŞVURU SAHİBİ:

VİP GÜVENLİK VE KORUMA HİZ. TİC. LTD. ŞTİ.

 

İHALEYİ YAPAN İDARE:

İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İZMİR SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

 

BAŞVURUYA KONU İHALE:

2011/36967 İhale Kayıt Numaralı “Özel Güvenlik Hizmeti Alımı” İhalesi

 

KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:

KARAR:

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından yapılan  2011/36967 ihale kayıt numaralı “Özel Güvenlik Hizmeti Alımı” ihalesine ilişkin olarak Vip Güvenlik ve Koruma Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 12.09.2011 tarihli ve 2011/UH.II-3048 sayılı karar ile “Başvurunun reddine” karar verilmiştir.

Davacı tarafından anılan Kurul kararının iptali istemiyle açılan davada, Ankara 13. İdare Mahkemesinin 27.04.2012 tarihli E:2011/2118, K: 2012/972 sayılı kararı ile “davanın reddine” karar verilmiştir.

Daha sonra, Danıştay Onüçüncü Dairesi tarafından yapılan temyiz incelemesi sonucunda alınan 02.04.2018 tarihli ve E:2012/2597, K:2018/1238 sayılı kararda “…Dava dosyasının incelenmesinden, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı İzmir Su ve Kanalizasyon İdareleri Genel Müdürlüğü’nce gerçekleştirilen “Özel Güvenlik Hizmeti Alımı” ihalesine teklif veren davacı şirketin 25.07.2011 tarihinde idareye şikâyet başvurusunda bulunduğu, 10.08.2011 tarihinde tebliğ edilen 08.08.2011 tarihli işlemle şikâyet başvurusunun reddedildiğinin bildirildiği, davacı tarafından 22.08.2011 tarihinde Kuruma yapılan itirazen şikâyet başvurusunun süre yönünden reddedilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Olayda, kesinleşen ihale kararına karşı davacının on gün içerisinde ihaleyi yapan idareye şikâyet başvurusunda bulunduğu, ihaleyi yapan idarenin şikâyet başvurusuna on gün içinde cevap vermediği, itirazen şikâyet başvuru süresi içinde 08.08.2011 tarihli işlem ile şikâyet başvurusunun uygun bulunmadığının bildirildiği, ancak şikâyetin reddine ilişkin işlemde, itirazen şikâyet süresi belirtilmeyerek Anayasa’nın 40. maddesi ihlâl edilmek suretiyle davacının yanıltıldığı görülmektedir.

 

Bu itibarla, davacının Kamu İhale Kurumu’na yapmış olduğu itirazen şikâyet başvurusunun süresinde olduğunun kabulü gerektiğinden, dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukukî isabet bulunmamaktadır.” gerekçeleriyle mahkeme kararının bozulmasına, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.

Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,

1- Kamu İhale Kurulunun 12.09.2011 tarihli ve 2011/UH.II-3048 sayılı kararının iptaline,

2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, başvuru sahibinin iddiasının esasının incelenmesine geçilmesine,

Oybirliği ile karar verildi.