tirazen şikâyet başvurusunda bulunan şirketin, ihaleye katılırken sunmuş olduğu birim fiyat teklif mektubunun 3. maddesinde yer alan, “4734 sayılı Kanun’un 17. maddesinin (d) bendi gereğince ihale konusu işe kendimiz veya başkaları adına doğrudan veya dolaylı olarak, asaleten ya da vekâleten birden fazla teklif vermediğimizi beyan ediyoruz.” şeklindeki ifadenin 4734 sayılı Kanun’un 10. maddesinde 9 bent halinde sayılan taahhütname kapsamında nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, ilgili mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, alternatif teklif verebilme halleri dışında, ihalelerde bir istekli tarafından kendisi veya başkaları adına doğrudan veya dolaylı olarak, asaleten ya da vekâleten birden fazla teklif verildiğinin anlaşılması durumunda, anılan aykırılığı gerçekleştiren istekli hakkında kamu ihalelerine katılmaktan yasaklama kararı verileceği, ancak dolaylı teklif veren isteklinin ihalelere girmekten yasaklanmasının yanında geçici teminatının da irat kaydedileceğine yönelik herhangi bir kanuni düzenlemeye yer verilmemesi karşısında, dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk görülmemiştir

Toplantı No : 2019/005
Gündem No : 67
Karar Tarihi : 23.01.2019
Karar No : 2019/MK-32
BAŞVURU SAHİBİ:
ASİS MÜHENDİSLİK İNŞ. MALZEMELERİ GIDA İNŞAAT TURZ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
İHALEYİ YAPAN İDARE:
Muğla İl Özel İdaresi
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2009/157208 İhale Kayıt Numaralı “Dalaman Kapıkargın İ.Ö.O. İlave Derslik Bloğu İnşaatı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:

KARAR:

Muğla İl Özel İdaresi tarafından yapılan 2009/157208 ihale kayıt numaralı “Dalaman Kapıkargın İ.Ö.O. İlave Derslik Bloğu İnşaatı” ihalesine ilişkin olarak Asis Müh. İnş. Malzemeleri Gıda İnşaat Turz. San. ve Tic. Ltd. Şti. itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 04.02.2010 tarihli ve 2010/UY.I-448 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.

Davacı Asis Müh. İnş. Malzemeleri Gıda İnşaat Turz. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davada, Ankara 1. İdare Mahkemesinin 26.05.2011 tarih ve E:2010/469, K:2011/873 sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafından anılan kararın temyiz başvurusunda Danıştay Onüçüncü Dairesinin 17.10.2018 tarihli E:2012/520, K:2018/2888 sayılı kararında “…ihaleye katılım aşamasında ihale konusu işin niteliğine ve gereklerine göre ihaleye katılan isteklilerinin ekonomik ve mali yeterlik ile mesleki ve teknik yeterliliklerinin belirlenmesine ilişkin olarak istenilecek bilgi ve belgelerin neler olduğu sayma suretiyle belirtilmiştir. İstenilen söz konusu bilgi ve belgelerin ihaleye katılan istekliler tarafından ihaleyi yapan idareye sunulması ve belgeler üzerinde yapılan inceleme sonucunda taahhüt edilen bu bilgi ve belgelerin aksine bir durumun tespit edilmesi halinde, bu durumda olanların ihale dışı bırakılmak suretiyle teminatın irat kaydedileceği açıktır. Başka bir ifade ile; 17. maddede belirtilen yasak fiil ve davranışlarda bulundukları tespit edilen isteklilerin ihale dışı bırakılacağı belirtilerek, bu durumda olan kişilere uygulanacak yaptırım açıklığa kavuşturulmuş, 10. maddede yer verilen taahhütlere aykırı davranılması halinde ise teminatın irat kaydedileceği yönünde bir yaptırım öngörülmüştür.
Olayda itirazen şikâyet başvurusunda bulunan şirketin, ihaleye katılırken sunmuş olduğu birim fiyat teklif mektubunun 3. maddesinde yer alan, “4734 sayılı Kanun’un 17. maddesinin (d) bendi gereğince ihale konusu işe kendimiz veya başkaları adına doğrudan veya dolaylı olarak, asaleten ya da vekâleten birden fazla teklif vermediğimizi beyan ediyoruz.” şeklindeki ifadenin 4734 sayılı Kanun’un 10. maddesinde 9 bent halinde sayılan taahhütname kapsamında nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, ilgili mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, alternatif teklif verebilme halleri dışında, ihalelerde bir istekli tarafından kendisi veya başkaları adına doğrudan veya dolaylı olarak, asaleten ya da vekâleten birden fazla teklif verildiğinin anlaşılması durumunda, anılan aykırılığı gerçekleştiren istekli hakkında kamu ihalelerine katılmaktan yasaklama kararı verileceği, ancak dolaylı teklif veren isteklinin ihalelere girmekten yasaklanmasının yanında geçici teminatının da irat kaydedileceğine yönelik herhangi bir kanuni düzenlemeye yer verilmemesi karşısında, dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu itibarla, davanın reddi yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukukî isabet bulunmamaktadır…” gerekçesi ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.

Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,

1- Kamu İhale Kurulunun 04.02.2010 tarihli ve 2010/UY.I-448 sayılı kararının “geçici teminat mektubunun irat kaydedilmesine” yönelik değerlendirmelerinin iptaline,

2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, 4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onuncu fıkrasının (b) bendi gereğince düzeltici işlem belirlenmesine,

Oybirliği ile karar verildi.